- KUNTER,
41. Vodafone İstanbul Maratonunda 10. Km de yer alan Su ve Red Bull İstasyonunda Takım Lideri olarak görev almıştım. Sabah 05:00’te kalkmıştım. İş için kalk deseler sanırım mızmızlanırdım ama bu gönüllü etkinliklerde yorgunda olsam uykusuzda olsam beni motive ettiğinden kalkabiliyordum. Koşucuların taleplerine göre verdiğimiz içecekler sonunda yüzlerindeki o tebessüm ve teşekkür etmelerinin duygusunu yaşamadan anlayamazsınız. Onları yarışın az kaldığına dair motive ettiğimizde tekrar yarışa tempo tuttuklarına şahit oluyorduk. Hayatta da birbirimizi takdir eder, motive edersek aşılamayacak engel, kazanılmayacak başarı yoktur.
41. Vodafone İstanbul Maratonunda unutamadığım bir anı ise 42K Finish noktasında koşuculara madalyalarını veriyordum. Daha öncesi bir tanışıklığımız yoktu. Bir kadın sporcu madalyasını aldıktan sonra yarış gerçekten bitti mi? 42 Km’yi ben koştum mu diyerek sormuştu. Evet hanımefendi yarışı 42 km’yi koştunuz. Bu yarışı bitirdiniz. Sizi tebrik ederim harikasınız dediğim zaman size sarılabilir miyim diyerek mutluluk gözyaşı dökmüştü. Aynı şekilde bir erkek sporcuyu da tebrik edip madalyayı verdiğimde beni kucağına alıp havaya kaldırarak sevincini yaşamıştı. İnsanlara güler yüz ve mutlulukla yaklaştığınızda aynı enerji ile karşılık buluyorsunuz.